27 Eylül 2020 Pazar



 BEYAZ GEMİ


Isık Gölü çevresinde annesi ve babasından ayrı, üvey ninesi ve dedesiyle yaşamaktadır.

Bir de orada Bekey teyzesi ve onun eşi yaşamaktadır. Bekey teyzesi kısırdır. Bu yüzden

Orozkul onu sürekli dövmektedir. Dedesi ne kadar kızına yardım etmek istese de bir şey

yapamamaktadır. Çocuksa bu olanlardan nefret etmekte, Orozkul’ un nehirde boğulması

gerektiğini düşünmektedir.

Çocuk orada çok yalnızdır. Bu yüzden de kendisine cansız eşyalardan arkadaş edinmektir.

Çok değer verdiği dürbünüyle beraber izlemeyi çok sevdiği beyaz gemiyi seyretmektedir.

Gemiyi seyrederken limanda babası ve onun ailesini görmektedir. Onun yanına ne kadar çok

gitmek istese de gidememektedir. Bu yüzden onun yanına balık olup gittiğini hayal

etmektedir. Ona yaptıklarını anlatmaktadır. Diğer arkadaşı ise dedesinin ona aldığı çantadır.

Çocuk dedesinin ona anlattığı Boynuzlu Maral Ana destanını çok sevmektedir. Çocukluğunu

o destanla geçirmektedir.O destanı çantasına anlatmaktadır.

Bir gün dedesiyle Orozkul tomruk taşırken tomruk kayalara sıkışır ve zor durumda

kalırlar. Dede ve Orozkul kavga eder ve dede oradan ayrılır çocuğu okuldan almak için. Eve

gelirler çocuk odaya gider ve aşağıda çok büyük kavga olmaktadır. Yine teyzesi ve Orozkul

kavga etmektedir dede yüzünden. Dede çok üzülür,hakarete uğrar. Çocuk dedesini böyle

görünce çok üzülür. Hemen çayın yanına ağlamaya gider. Oraya gidince karşıda üç tane

Maral görür ve gözlerine inanamaz. Hemen koşup dedesine haber verir. Fakat dedesi sadece

ona bakar ve tepki vermez. Ertesi gün kamyoncular gelirler. Çocuk onları görünce çok

sevinir. Çünkü kamyonculara hayrandır. Orada bir kamyoncuyla konuşur. Adam onu çok

sevmiştir. Daha sonra kamyoncular oradan ayrılırlar. Akşama doğru kar fırtınası bastırır.

Birkaç kamyoncu dedenin evine gider ve bazı kamyoncu arkadaşlarının fırtınanın ortasında

kaldığını söyler. Çocuk hemen komşularına haber verir. Hemen onları kurtarmaya giderler ve

kurtarırlar. Geceyi kamyoncular orada geçirirler sohbet ederler. Sabah olduğunda çocuk çok

hasta olur. Çünkü dün soğukta kalmıştır haber verirken. O günü hep yatakta geçirir. Birden

tüfek sesi duyulur fakat hafif uyanır. Etrafta koşuşturmaca olunca da uykusu kaçar.

Seydahmet ona dışarı çıkıp hava almasını söyler. Bunun üzerine dışarı çıkar fakat

gördüklerine inanamaz...

BUSE ZENGİN

9-C 309